-
1 yolcu salonu
зал ожидания, вокзалİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > yolcu salonu
-
2 yolcu
пассажи́р (м)* * *1) пу́тник; пассажи́рyolcu gemisi — пассажи́рское су́дно
yolcu salonu — зал для пассажи́ров
yolcu treni — пассажи́рский по́езд
yolcu uçağı — пассажи́рский самолёт
2) собра́вшийся в доро́гуyolcu etmek — отправля́ть в доро́гу, провожа́ть в доро́гу
3) ребёнок, кото́рый до́лжен роди́ться4) безнадёжно больно́й, обречённый -
3 salon
салон, зал, гостиная- balo salonu
- banket salonu
- bekleme salonu
- berber salonu
- bilardo salonu
- çok amaçlı salon
- güzellik salonu
- jimnastik salonu
- konferans salonu
- konser salonu
- müzayede salonu
- numune salonu
- rekreasyon salonu
- resim salonu
- satış salonu
- sergi salonu
- sigara içme salonu
- sinema salonu
- spor salonu
- sütunlu salon
- toplantı salonu
- yayın salonu
- yemek salonu
- yolcu salonuİnşaat Mühendisliği ve Mimarlık Türkçe-Rusça Sözlük ve Rus-Türkçe Sözlük > salon
См. также в других словарях:
yolcu salonu — is. Liman, istasyon, otogar vb. yerlerde, yolcuların giderken veya gelirken oturma, dinlenme imkânını buldukları yer … Çağatay Osmanlı Sözlük
yolcu — is. 1) Yolculuğa çıkmış kimse 2) Yolculuğa çıkmaya hazırlanan kimse Gişelerin önünde işsiz güçsüzler, erken gelen yolcular dolanıyordu. N. Cumalı 3) mec. Doğması beklenen çocuk 4) mec. İyileşmesi umutsuz hasta 5) mec. İşten çıkarılması beklenen… … Çağatay Osmanlı Sözlük
salon — is., Fr. salon 1) Bir evde konukları ağırlamakta kullanılan en geniş oda Hasta alt kattaki salona kadar gitti ve bir kanepenin üstüne düştü. P. Safa 2) Toplantıların, kutlamaların, gösterilerin yapıldığı geniş yer Düğün salonu. Konferans salonu.… … Çağatay Osmanlı Sözlük